Diğer işlerle bir arada danışmanlık?
Bilişim teknolojisi devi IBM, sıklıkla yönetim ve işletme danışmanlığının bir
üretici, bir yazılım evi, bir yatırım bankası veya başka bir işletme kolu tarafından
sağlandığı yeni bir yaklaşımın öncüsü olarak görülmektedir. Geleneksel olarak, lider
bir ofis ve bilgisayar donanımı tedarikçisi olan IBM, 1990’lı yılların başlarında
kendini müşteriler için bir sistem ve hizmet sağlayıcısı olarak konumlandırmıştır.
Bu, BT hizmetlerinin yanında yönetim danışmanlığını da içermiştir. Bu sebeple
IBM, önemli yönetim danışmanlığı hizmetleri veren ilk büyük üretici ve BT hizmeti
sağlayıcısı olmuştur. 2000 senesinde, IBM’in 50.000 danışmanı vardı ve dünya
üzerindeki büyük danışmanlık firmalarından bir tanesi olmuştu. Üretim, kamu hizmetleri,
finans veya profesyonel hizmetlerde çalışan pek çok diğer firma, benzeri
bir strateji benimsediler ve müşterilerine sundukları hizmetlere yönetim ve işletme
danışmanlığını da (genelde yönetim hizmetleri ismi verilmektedir) dahil edip
önemli başarılara imzalar attılar.
Bu başarının altında yatan sebep, yukarıda bahsi geçen sebeplere benzemektedir.
Bu hizmet sağlayıcılarını seçen müşteriler, son teknoloji ve genel olarak
sektörle ilgili teknik bilgiyle birlikte tam, entegre ve doğrudan hizmet istemektedirler.
Bağımsızlık ve potansiyel çıkar çatışması hakkında, örneğin eğer bir danışman
işvereni tarafından yapılan bir yazılımı veya donanımı doğal bir şekilde önerirse
veya eğer aynı endüstri sektöründen gelen bir danışman bir şekilde müşterinin
sektördeki rakipleriyle ilişki içindeyse, daha az endişeli olabilirler.